Hz. Muhammed Dönemi Siyasi ve Ekonomik Gelişmeler

Hz. Muhammed Dönemi Siyasi ve Ekonomik Gelişmeler

Hz. Muhammed Dönemi

Hz. Muhammed’in Peygamberlik Öncesi Hayatı:

Hz. Muhammed Dönemi Siyasi ve Ekonomik Gelişmeler, Hz. Muhammed 571 yılında Mekke’de doğdu. Hz. Muhammed’in soyu Hz İbrahim’e dayanmaktadır. Babası Hz Muhammed doğmadan önce öldü. Dört yaşına kadar sütannesinin yanında kaldı. Altı yaşında annesini kaybetti. Altı yaşından sekiz yaşına kadar dedesi Abdülmüttalip’le yaşadı ancak sekiz yaşında dedesi ölünce amcası Ebu Talp tarafından büyütüldü.

İslamiyet’in Doğuşu ve Hz. Muhammed’in Peygamberliği

Hz Muhammet peygamberlik görevi 610 tarihinde verilmiştir. Hz Muhammed İslam dinini 613 tarihinden itibaren tebliğ etmeye başlamıştır. Kendisine ilk inanlar, Hz. Ayşe, Hz. Ali, Hz. Ebubekir, Hz. Zeyd v.s. olmuştur. Hz. Muhammed’in putlara karşı çıkması geleneklerine bağlı olan

Mekkelilerin tepkisine sebep olmuştur. Müslüman olanlar önce Mekke’de bir mahallede toplanmışlardır. Baskılar artınca Müslümanlar ilk defa Mekke’den Habeşistan’a göç etmişlerdir (615).

Uyarı: Dünyanın her yerinde yeni fikirler ifade eden Filozoflar devlet adamları ve peygamberler tepki görmüşlerdir. İnsanlar yeni fikirleri zaman içerisinde benimsemişlerdir. .İnsanlar alıştıkları inançları, kültürel değerleri terk etmekte zorlanmışlardır.

Hicret ve Medine’de İslam Devleti’nin Kurulması

Hz Muhammed Kureyşli putperestlerin baskıları sonucunda önce Müslümanları Medine’ye göndermiştir. Müslüman olan Medinelilerin daveti üzerine kendisi de 622 tarihinde Mekke’den Medine’ye göç etmiştir. Bu olaya İslam tarihinde Hicret denir.

Hicret olayı sonucunda Müslümanlar güvenli bir ortama kavuşmuştur. Hz. Peygamber İslam devletinin temellerini hicretle Medine’de atmıştır. Hz. Peygamber’in Medine’de “Sahife” adlı anayasa düzenlemesi yeni bir devletin kurulduğunu gösterir. Hicret Müslümanları bir arada toplamış ve İslamiyet’in yayılışını hızlandırmıştır. Hicret, Hicri takvime başlangıç olmuştur.

Hicretin Sonuçları

– Medine’de İslam şehir devleti kurulmuştur.

– Muhacirlerle Ensar kardeş ilan edilmiştir. Böylece Müslümanlar arasında sosyal dayanışma artmıştır.

– Müslümanların Medine’ye yerleşmeleri Mekkelilerin kullandığı Şam ticaret yolunu tehlikeye sokmuştur.

– Müslümanlarla Yahudiler ve Müslüman olmayan Araplar arasında savunma ittifakı kurulmuştur (Bu vatandaşlık antlaşması İslam tarihinin ilk anayasası kabul edilmiştir)

Hz. Muhammed Devri Siyasi Olayları

Bedir Savaşı (624)

Nedenleri:

– Medine’ye hicret eden Müslümanların Mekke’deki mallarının yağmalanıp Şam’da satılması üzerine Hz. Muhammed’in buna bir misilleme olarak Şam’dan dönen kervanın mallarına el koymak istemesi

– Mekkelilerin Müslümanları ortadan kaldırmak istemeleri

Bu gelişme üzerine Mekkelilerle Müslümanlar arasında Bedir Savaşı yapılmıştır.

Sonuçları:

– Müslümanlar siyasi ve dini yönden daha güçlü hale gelmiştir.

– Hz. Muhammed’e olan güven artmıştır.

-Elde edilen ganimetler paylaştırılmıştır. (İslam savaş hukukunun temelleri atılmıştır.)

-Şam ticaret yolu Müslümanların kontrolüne geçmiştir.

-Esirlerden on Müslümana okuma-yazma öğretenler serbest bırakılmıştır. (İslamiyetin eğitim öğretime verdiği önem ve teşviki gösterir)

Uhud Savaşı (625)

Nedenleri:

-Bedir Savaşı’nda mağlup olan Mekkelilerin, bu yenilginin acısını çıkarmak istemeleri

-Mekkelilerin daha fazla kuvvetlenmeden Müslümanları yok etmek istemeleri

-Medinedeki Yahudilerin Mekkelileri Müslümanlara karşı kışkırtması

Sonuçları:

– Uhud Dağı eteklerinde yapılan savaşı Müslümanlar kaybettiler.

– Hz. Muhammed Uhud Savaşı sırasında önceden yapılan antlaşmaya uymayan Yahudileri şehir dışına sürgün etmiştir. Hz. Muhammed’in Medine’deki otoritesi arttı.

– İslamiyet bu yenilgiye rağmen yayılmaya devam etti.

Hendek Savaşı (627)

Nedenleri:

– Yahudilerin maddi destek vererek Mekkelileri kışkırtması

– Mekkelilerin Müslümanların son bir darbe ile  gelişmesini engellemek istemeleri

Sonuçları:

– Müslümanların kuvvetlerinin arttığı ve mağlup edilemeyeceği Kureyşliler tarafından anlaşılmıştır ve bir daha saldıramadılar.

– Kureyş’in mağlup olmasıyla etraftaki kabileler arasında İslamiyet’in yayılması hızlanmıştır.

– Yahudiler Medine’den çıkarılarak içeriden gelebilecek tehlikeler önlenmiş, böylece Medine tamamen Müslümanların denetimine geçmiştir.

– Hendek Savaşı Müslümanların son savunma savaşı oldu. Bu savaştan sonra Mekkeliler savunmaya çekilmiştir.

Hudeybiye Antlaşması (628)

Medine’ye hicret eden Müslümanlar Mekke’ye gidip Kabe’yi ve akrabalarını ziyaret etmek istediler. Mekkeliler Hz. Muhammed’in önderlik yaptığı bu grubu Mekke’ye sokmadılar. İki taraf arasındaki görüşmeler sonucunda antlaşma imzalanmıştır.

Maddeleri:

– Her iki taraf on yıl süreyle birbiriyle savaşmayacak.

– Müslümanlar, o yıl Mekke’ye girmeyecekler, ancak ertesi yıl üç gün süreyle Kâbe’yi ziyaret edebilecekler.

-Mekkelilerden Medine’ye sığınanlar iade edilecek, Müslümanlardan Mekke’ye sığınanlar ise iade edilmeyecek.

– Her iki taraf istediği kabilelerle ittifak yapabilecek ancak asker ve silah yardımı yapılmayacak.

Hudeybiye Antlaşması’yla;

– Müslümanların siyasi bir varlık olarak imzaladıkları ilk antlaşmadır. Böylece Mekkeliler Müslümanları hukuken tanımıştır.

– Müslümanlarla Mekkeliler arasında kaynaşma olmuş, İslamiyet Mekkeliler ve etrafındaki kabileler arasında yayılmıştır.

– Taraflar arasında sert davranışlar yumuşamış, buna paralel olarak ticaret faaliyetleri artmıştır.

Hayber’in Fethi (629)

Nedenleri:

– Hayber Yahudilerinin Hendek Savaşı’nda Mekkelileri  kışkırtmaları

– Yahudilerin Müslümanların ticaret faaliyetlerini engellemeleri

Sonuçları:

– Yahudilerin vergi ödemeleri şartıyla burada yaşamalarına izin verildi.

– Şam ticaret yolunun güvenliği kesin olarak sağlanmıştır.

– Ekonomik yönü en ağır basan savaştır. Mekke’nin fethini kolaylaştırmıştır.

Mute Savaşı (629)

Nedeni: Bizans egemenliğindeki Gassanilerin, bir Müslüman keşif  kolunu pusuya düşürmeleri

Arap olmayan uluslarla Müslümanların ilk mücadelesi Mute Savaşı’yla başlamıştır.

Sonuçları:

– Müslümanlar bu savaşta  Bizans ordusuna karşı kesin bir başarı sağlayamamıştır.

– Bizans ile Müslümanlar arasında yapılan ilk savaş olması yönüyle önem taşır.

Mekke’nin Fethi (630)

Nedeni: Mekkeli müşriklerin Hudeybiye Antlaşması’na uymaması.

Hz. Muhammed, Mekkeliler üzerine 10.000 kadar askerle sefere çıktı. Güçlenen ordu şehri kuşatmış, ciddi bir direnme görmeden Mekke’yi fethetmiştir.

Sonuçları:

– Kâbe Müslümanların eline geçmiş ve putlardan temizlenmiştir.

– Arabitan’da Müslümanların karşısındaki en büyük engel ortadan kaldırılmıştır. Müslümanlar Arap Yarımadası’ndaki en büyük siyasi güç haline gelmiştir.

Huneyn Savaşı (630)

Nedeni: İslamiyet’i kabul etmeyen Arapların(müşriklerin) ve Yahudilerin Müslümanları Mekke’den atmak için Huneyn’de toplanmaları.

Sonucu: Huneyn Savaşı, Müslümanların zaferiyle sonuçlanmıştır.

Taif Seferi (630)

Nedeni: Müslümanların, Hicaz’da müşriklerin son kalesi olan Taif’i fethetmek istemeleri.

Sonucu: Müslümanlar, Taif şehrini kuşatmışlar ancak alamamışlardır. Taif halkı bir yıl sonra kendi istekleriyle İslamiyet’i kabul ettiler.

Tebük Seferi (631)

Nedeni: Bizans İmparatoru Heraklius’un Arabistan üzerine bir sefer düzenleyeceğinin haber alınması.

Sonucu: Bizans ordusuna karşı yapılan Tebük Seferi sırasında Gassani Arapları Müslümanlığı kabul ettiler. Tebük Seferi Arap Yarımadası’nda siyasal birliğin önemli ölçüde kurulduğunu göstermektedir. Tebük Seferi,  Hz. Muhammed’in son seferi olmuştur.

Hz. Muhammed, Tebük Seferi’nden Medine’ye döndükten bir yıl sonra hac yapmak amacıyla Mekke’ye gitmiştir. Veda Haccından sonra Hz. Muhammed  rahatsızlanarak 8 Haziran 632’de 63 yaşındayken vefat etmiştir.

Veda Haccı ve Hz. Muhammed’in vefatı (632)

Hz. Muhammed, 632 yılında Müslümanlarla birlikte hac görevini yerine getirmek amacıyla Mekke’ye gitti. Bu hac esnasında bir hutbe okudu. İslam tarihinde bu hutbeye “Veda Hutbesi” denir. Bu hutbede çok önemli mesajlar vermiştir.

Bu haçtan sonra Hz. Muhammed Mekke’ye döndü. Bizans seferi için hazırlıklar yaptı ancak bu arada rahatsızlandı. Bir süre sonrada Medine’deki evinde vefat etti (632). Hz. Muhammed öldüğü odaya gömüldü. Günümüzde buraya “Ravza-i Mutahhara” denir.